26 Nisan 2009 Pazar

Dostluklar...


Dostluklar.....
- Yüzyüze dostluklar vardir. Günesle ayçiçeginin dostlugu böyle bir dostluktur mesela. Ayçiçegi sabahtan aksama kadar hiç ayiramaz yüzünü günesten...


- Uzak dostluklar vardir. Denizlerin ortasindaki bir adayla, daglarin arasindaki bir göl, birbirlerinin uzak dostlaridir. Dostluklarini gündüz kuslarla, gece yildizlarla iletirler birbirlerine...


- Sessiz dostluklar vardir. Dilsiz bir adamla, duymayan bir baska adamin elleri arasinda sessiz bir dostluk olusur. Her seyden konusur sessizce bu eller...


- Zorunlu dostluklar vardir. Pazarla pazartesinin dostlugu gibi. Pazar agir bir gündür, Pazartesi hizli bir gün... Ayak uyduramazlar birbirlerine. Ama dost olmak, yanyana durmak zorundadirlar...


- Uzun dostluklar vardir. Ikindi günesinin altinda uzayan gölgeler birbirlerine kavusurlar ve uzun boylu bir dostluk olusur aralarinda...


-Günün birinde ölen dostluklar vardir. Bir bahçe içindeki ahsap ev ile yanibasinda duran ceviz agacinin dostlugu gibi... Birgün kocaman elli adamlar ve kocaman gövdeli makinalar o bahçeye girip de, bir süre sonra evin ve ceviz agacinin yerinde asik suratli binalar yükseldigi zaman ölen dostluklar...


- Vakitsiz dostluklar vardir. Bir peçete, bir kagit mendil vakitsizce dostu oluverir gözlerimizin... Ya da ayrilirken verilen bir dal karanfil ellerimize o anda gelen dostluktur...


- Bakimsiz dostluklar vardir bir de... Zaten var, zaten dostuz deyip yillarca bir telefonun, bir kaç cümlelik mektubun, bir mailin bile çok görüldügü dostluklar...


HIÇ BIR DOSTLUGUN BAKIMSIZ KALMAMASI DILEGIYLE

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder