27 Mart 2009 Cuma

Huysuz ve Tatlı Kadın


Bugün güzel bir şarkı dönüyor dilimde.Şarkılar seni söyler, dillerde name adın…Alıp götürdü beni taa uzaklara.Sanki çok eski dönemlere aitmiş gibi hissettim kendimi.Bağıra çağıra şarkıyı söylüyorum ama içimden…Acaba kaç kişinin ismi dillere birer name edasıyla düşmüştür.Elimde olmadan düşünüyorum.Bu güzel şarkı başımı döndürüyor.Bir şeyler hatırlayacakmışım gibi, ama ne hatırlayacağımı da bilemiyorum.bir hüzün var şarkıda,ama ağlatmıyor da beni.Efkarlanıyorum, yanık bir aşık gibi, vurgun bir kadın gibi, hasret bir insan gibi.Aslında onlardan hiçbiri değilim.İlginç olanıysa kendimi onlardan biri gibi hissetmem.

Ve şarkının devamında o can alıcı söz ekleniyor hislerime, aşk gibi sevda gibi huysuz ve tatlı kadın…Bir kadını ne kadarda farklı ve doğal anlatmış.Hem huysuz hem de tatlı…Yani hem kızmış hem de sevmiş o kadını.İşte vazgeçememenin anlamını burada yakalamış söz yazarımız.

Hayatın içinde hepimiz böyle değil miyiz? Huysuz ve tatlı insanlar.Birbirimizden vazgeçmeyişleriz,ağlayışlarımız,ayrılıklarımız,hüzünlerimiz,mutluluklarımız hepsi içimizde değil mi?

Melda Vardar

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder